18 Haziran 2025, 01:59:47 *
Merhaba, Ziyaretçi. Lütfen giriş yapın veya üye olun.

Kullanıcı adınızı, parolanızı ve aktif kalma süresini giriniz
Duyurular:
 
   Ana Sayfa   Yardım Oyunlar Ara Takvim Bağlantılar Giriş Yap Kayıt  
Sayfa: 1
  Yazdır  
Gönderen Konu: 29 MAYIS 1453 İstanbul'un Fethi  (Okunma Sayısı 7569 defa)
Mehmet Akif Oğuz
Aliçerçili
*
Offline Offline

Sülale: Karalar
Mesaj Sayısı: 89



« : 29 Mayıs 2007, 20:26:57 »

  İstanbul, Asya ile Avrupa kıtaları arasında yer alan doğal güzellikleriyle ünlü bir kenttir. Tarihi M.Ö. yedinci yüzyıla kadar uzanır. Şehir, M.Ö. 657 yılında Megaralılar tarafından kurulmuştur. Devletin Byzas adlı komutanının adından dolayı şehre, Byzantion adı verilmişi. M.Ö. altıncı yüzyılda Perelerin eline geçen Byzantion için, Atinalılar ve Ispartalılar da savaşmış. M.Ö. dördüncü yüzyılda İskender tarafından fethedilen şehir M.Ö. üçüncü yüzyılda Roma İmparatorluğu tarafından alınmış. M.Ö. 330 yılında İmparatorluğun başkenti olan Byzantion’a, bu kez de Konstantinapolis adı verilir. M.Ö. 395 yılında Roma İmparatorluğu ikiye ayrılınca Konstantinapolis, Doğu Roma İmparatorluğu’nun başkenti olur.

Stratejik önemi ve tabi güzellikleriyle herkesin dikkatini çeken şehir, Gotlar, Ostrogotlar ve Bulgarlar tarafından defalarca kuşatıldı, fakat alınamadı. Bu yoğun saldırılar üzerine, İmparator Anastasiyanus, Silivri’den başlayarak Karadeniz’e kadar uzayan surları yaptırdı. Buna karşın saldırılar devam etti. M.S. 7. ve 8. yüzyıllarda Araplar tarafından da kuşatıldı. Fakat bu kuşatmalar da sonuçsuz kaldı.

1203 yılında Haçlı orduları tarafından zapt edilerek 1261 yılına kadar Haçlıların elinde kaldı. Bu tarihten sonra tekrar Bizanslıların eline geçti.

1299 yılında kurulan Osmanlı Devleti, yavaş yavaş büyüyerek gelişti. Anadolu ve Rumeli’de genişlemeye devam etti. Anadolu ve Rumeli’deki topraklarımızın arasında kalan Bizans, mutlaka alınmalıydı. Bu amaçla şehir, Osmanlılar tarafından birkaç defa kuşatıldı. Ama alınamadı.
 

1453 yılında, Padişah II. Mehmet, hocası Akşemsettin’in de teşvikiyle İstanbul’a yeni bir saldırı düzenlemeye karar verdi. Önce, Yıldırım Beyazıt tarafından yaptırılan Anadolu Hisan’nın karşısına Rumelihisan’nı yaptırdı. Edirne’de döktürdüğü balyemez adı verilen büyük toplarla savaşa hazırlandı.6 Nisan 1453 günü, Osmanlı ordusu Bizans surları önüne geldi. Bizans İmparatoru Konstantin, Haliç’i zincirle kapatarak Osmanlı Ordusu’nun şehre denizden girmesini önledi. 11 Nisan günü kuşatma tamamlandı ve top ateşi başladı. Yirmi gün süren top ateşinden kesin bir sonuç alınamadı. Şehrin denizden de kuşatılması gerektiğini düşünen II. Mehmet, bir gece yetmiş parça gemiyi karadan yürüterek Haliç’e indirdi.

 Bizanslılar, sabahleyin Osmanlı Donanması’nı Haliç’te görünce büyük bir korkuya ve paniğe kapıldılar. Haliç’ten ve karadan yapılan top atışlarıyla surlarda gedikler açıldı. Bunun üzerine, 29 Mayıs günü bir genel saldırı düzenlenmesine karar verildi. Hocası Akşemsettin II. Mehmet’e cesaret veriyor; Hz. Peygamberin, "Konstantin elbet fethedilecektir. Onu fetheden komutan ne iyi komutan ve onun askerleri ne güzel askerlerdir" sözüyle müjdelenen komutanın kendisi olduğunu söylüyordu. Bu inançla 29 Mayıs günü son taarruz başladı. Çok kanlı ve zorlu bir savaştan sonra birçok şehit verildi. Bu şehitler arasında, Bizans surlarına Türk bayrağını diken Ulubatlı Hasan da vardı. Nihayet, Mayıs 1453 Salı günü, İstanbul fethedildi.

İstanbul’un fethi, hem Türk tarihi için hem de dünya tarihi için önemli bir olaydır. Türk tarihi için önemi İstanbul’un fethiyle, Osmanlıların, Balkanlardaki ilerlemelerine engel olacak hiçbir gücün kalmamasıdır.
 

Avrupa’da ilerleyişini sürdüren Osmanlı Devleti, büyük bir imparatorluk haline gelmiştir. Dünya tarihi bakımından ise, İstanbul’un fethi, Orta Çağ’ın kapanıp Yeni Çağ’ın açılmasına sebep olmasındandır.

İstanbul, 29 Mayıs 1453 tarihinden 23 Nisan 1920 tarihine kadar Osmanlı Devleti ’nin başkenti olmuştur. Bu nedenle Türk ve Dünya tarihini etkileyen bu önemli fethi, her yılın 29 Mayıs günü, aynı coşku ve sevinçle kutluyoruz.
Logged
Hüseyin Ertuğrul Oğuz
Aliçerçili
*
Offline Offline

Sülale: Karalar
Mesaj Sayısı: 132



« Yanıtla #1 : 29 Mayıs 2007, 21:23:23 »

“ İstanbul’u alan komutan ne güzel komutandır, İstanbul’u alan ordu ne güzel ordudur...”
Hz.MUHAMMED
Logged
Karalar
Aliçerçili
*
Offline Offline

Sülale: karalar
Mesaj Sayısı: 1321



WWW
« Yanıtla #2 : 29 Mayıs 2007, 23:02:29 »

Fethin 554. yili kutlu mutlu olsun..
Logged
Karalar
Aliçerçili
*
Offline Offline

Sülale: karalar
Mesaj Sayısı: 1321



WWW
« Yanıtla #3 : 31 Mayıs 2007, 01:27:18 »

FATİH'İN İSTANBUL'U

Canlanır gözlerimde onun yarını dünü
Bin dört yüz elli üçte başlattığı düğünü
Gemileri karadan nasıl yüzdürdüğünü
Haliç'in sularına inip süzüldüğünü

Fatih'in beyaz atı şahlanırken surlardan
Dalga dalga tekbirler boğazın sularından
Muhammed'in ordusu Allah dostu kullardan
Gelmişti akın akın Kabe'nin yollarından

Hayalimde canlanır camiler gibi duran
Dikilirler karşımda Fatih'le Koca Sinan
Doğrulmuş türbesinden işte Sultan Süleyman
Bizans'ın hisarları yanıyor duman duman

Sular mı yanıyordu yoksa gökte bulutlar
Kerpiçten duvar gibi yıkılıyorken surlar
Karadan yol alırken yelkensiz kadırgalar
Şehitlik rütbesinde Ulubatlı Hasanlar

Gece şavkı vurmuştu mehtabına boğazın
Ezanı Muhammed'le kükredi yedi dağın
Fatih'in arkasında o meçhul orduların
Günahlar, yanıyordu boğazında suların

Daha yaşı yirmi bir, bu şanlı padişahın
Bütün gözler Fatih'in üstündeydi cihanın
Minare boyu toplar bu gencecik dehanın
Göklere ağıyordu tekbiri yedi dağın

Muhteşem dedikleri orduları Bizans'ın
Kasırgada çöp gibi savrulup gidiyordu
Cihanda beş kıtayı titretirken bu ordu
Olamaz böyle bir şey bu bir rüya diyordu

Yeni bir gün doğmuştu İstanbul'un üstüne
Bir şeyler söylüyordu Akşemseddin Fatih'e
Göklere perde perde tekbirler yükselirken
Fatih'in orduları yedi koldan girerken

Şimdi yedi tepeden ezanlar okunuyor
Boğazın billur suyu kevser olmuş akıyor
Dünya bu şahesere gıpta ile bakıyor
Dost yüzleri güldürüp, düşmanları yakıyor

Nasip oldu bu fetih işte mübarek kula
Yürekten sevdalıyım vurgunum İstanbul'a
Artık mutlu İstanbul camiler dolu dolu
Beş kıtanın incisi Fatih'in İstanbul'u

Muharrem DEMİRBAŞ

 
Logged
Abdulkadir
Yönetici Yardımcısı
*****
Offline Offline

Sülale: köy imamı
Mesaj Sayısı: 1040


« Yanıtla #4 : 29 Mayıs 2009, 08:18:19 »

“ İstanbul’u alan komutan ne güzel komutandır, İstanbul’u alan ordu ne güzel ordudur...”
Hz.MUHAMMED


İstanbul'un kurtuluşunun 556. yılı kutlu olsun.
Logged
Ali Rıza Özaslan
Aliçerçili
*
Offline Offline

Sülale: Meyreli
Mesaj Sayısı: 1044



WWW
« Yanıtla #5 : 29 Mayıs 2009, 09:17:04 »

Muştulanmış,kutlulaşmış,feth olunmuş,mübarek belde İstabul.

Salat ve selam Nebiler,Nebisine.

Minnetler,şükranlar,rahmetler Fethin Kumandanına,askerlerine ve Ulu,Bilge Zevata.

Ebedi Türk Yurdu Güzel İstanbul;

Sende yaşamak için nelere katlanılmaz ki!..
Logged

Kulluğun İdrakinde / Kul Olmadık Mevlaya
Karalar
Aliçerçili
*
Offline Offline

Sülale: karalar
Mesaj Sayısı: 1321



WWW
« Yanıtla #6 : 30 Mayıs 2009, 22:40:40 »

Peygaber efendimiz H.z Muhamedin (s.a.v) mujdesine nasip olmus bir milletin torunlari olarak bu Fetih ile ne kadar gurur duysak azdir..
NE MUTLU TURKUM DIYENE...

Fethin 556. yili kutlu olsun
Logged
Mehmet Akif Oğuz
Aliçerçili
*
Offline Offline

Sülale: Karalar
Mesaj Sayısı: 89



« Yanıtla #7 : 29 Mayıs 2010, 00:15:06 »

  İstanbul, Asya ile Avrupa kıtaları arasında yer alan doğal güzellikleriyle ünlü bir kenttir. Tarihi M.Ö. yedinci yüzyıla kadar uzanır. Şehir, M.Ö. 657 yılında Megaralılar tarafından kurulmuştur. Devletin Byzas adlı komutanının adından dolayı şehre, Byzantion adı verilmişi. M.Ö. altıncı yüzyılda Perelerin eline geçen Byzantion için, Atinalılar ve Ispartalılar da savaşmış. M.Ö. dördüncü yüzyılda İskender tarafından fethedilen şehir M.Ö. üçüncü yüzyılda Roma İmparatorluğu tarafından alınmış. M.Ö. 330 yılında İmparatorluğun başkenti olan Byzantion’a, bu kez de Konstantinapolis adı verilir. M.Ö. 395 yılında Roma İmparatorluğu ikiye ayrılınca Konstantinapolis, Doğu Roma İmparatorluğu’nun başkenti olur.

Stratejik önemi ve tabi güzellikleriyle herkesin dikkatini çeken şehir, Gotlar, Ostrogotlar ve Bulgarlar tarafından defalarca kuşatıldı, fakat alınamadı. Bu yoğun saldırılar üzerine, İmparator Anastasiyanus, Silivri’den başlayarak Karadeniz’e kadar uzayan surları yaptırdı. Buna karşın saldırılar devam etti. M.S. 7. ve 8. yüzyıllarda Araplar tarafından da kuşatıldı. Fakat bu kuşatmalar da sonuçsuz kaldı.

1203 yılında Haçlı orduları tarafından zapt edilerek 1261 yılına kadar Haçlıların elinde kaldı. Bu tarihten sonra tekrar Bizanslıların eline geçti.

1299 yılında kurulan Osmanlı Devleti, yavaş yavaş büyüyerek gelişti. Anadolu ve Rumeli’de genişlemeye devam etti. Anadolu ve Rumeli’deki topraklarımızın arasında kalan Bizans, mutlaka alınmalıydı. Bu amaçla şehir, Osmanlılar tarafından birkaç defa kuşatıldı. Ama alınamadı.
 

1453 yılında, Padişah II. Mehmet, hocası Akşemsettin’in de teşvikiyle İstanbul’a yeni bir saldırı düzenlemeye karar verdi. Önce, Yıldırım Beyazıt tarafından yaptırılan Anadolu Hisan’nın karşısına Rumelihisan’nı yaptırdı. Edirne’de döktürdüğü balyemez adı verilen büyük toplarla savaşa hazırlandı.6 Nisan 1453 günü, Osmanlı ordusu Bizans surları önüne geldi. Bizans İmparatoru Konstantin, Haliç’i zincirle kapatarak Osmanlı Ordusu’nun şehre denizden girmesini önledi. 11 Nisan günü kuşatma tamamlandı ve top ateşi başladı. Yirmi gün süren top ateşinden kesin bir sonuç alınamadı. Şehrin denizden de kuşatılması gerektiğini düşünen II. Mehmet, bir gece yetmiş parça gemiyi karadan yürüterek Haliç’e indirdi.

 Bizanslılar, sabahleyin Osmanlı Donanması’nı Haliç’te görünce büyük bir korkuya ve paniğe kapıldılar. Haliç’ten ve karadan yapılan top atışlarıyla surlarda gedikler açıldı. Bunun üzerine, 29 Mayıs günü bir genel saldırı düzenlenmesine karar verildi. Hocası Akşemsettin II. Mehmet’e cesaret veriyor; Hz. Peygamberin, "Konstantin elbet fethedilecektir. Onu fetheden komutan ne iyi komutan ve onun askerleri ne güzel askerlerdir" sözüyle müjdelenen komutanın kendisi olduğunu söylüyordu. Bu inançla 29 Mayıs günü son taarruz başladı. Çok kanlı ve zorlu bir savaştan sonra birçok şehit verildi. Bu şehitler arasında, Bizans surlarına Türk bayrağını diken Ulubatlı Hasan da vardı. Nihayet, Mayıs 1453 Salı günü, İstanbul fethedildi.

İstanbul’un fethi, hem Türk tarihi için hem de dünya tarihi için önemli bir olaydır. Türk tarihi için önemi İstanbul’un fethiyle, Osmanlıların, Balkanlardaki ilerlemelerine engel olacak hiçbir gücün kalmamasıdır.
 

Avrupa’da ilerleyişini sürdüren Osmanlı Devleti, büyük bir imparatorluk haline gelmiştir. Dünya tarihi bakımından ise, İstanbul’un fethi, Orta Çağ’ın kapanıp Yeni Çağ’ın açılmasına sebep olmasındandır.

İstanbul, 29 Mayıs 1453 tarihinden 23 Nisan 1920 tarihine kadar Osmanlı Devleti ’nin başkenti olmuştur. Bu nedenle Türk ve Dünya tarihini etkileyen bu önemli fethi, her yılın 29 Mayıs günü, aynı coşku ve sevinçle kutluyoruz.


Fethin 557. yili kutlu olsun 
Logged
Ahmet Uçar
Aliçerçili
*
Offline Offline

Sülale: Hatiblar ..hatibel.davulcu Ahmet,in Son Oğlu.
Mesaj Sayısı: 832


« Yanıtla #8 : 29 Mayıs 2010, 10:01:57 »

Fitih soltan mehmedin 1453 te bizlere armagan ettigi istanbulun kurtuluşunu kutlar. Fatihin torunları olarak bu mirasın degerini iyi bilmemiz gerek tigi konusunda üzerimize düşen sorumlulukları yerine getirmemizi dilerim.

Fatih sultan öyle birzatki peygamber efendimiz (s.a )vesellemin müşdesine mashar olmuş kostantine istan bulun eski ismi fet edilecek onu fet eden kumandan ne güzel kumandan!
ve fatihi fatih yapan askerlerde nasibini alarak onu fet eden askerler ne güzel askerler diyerek peygamber efendimiz s.a in övgüsünü almışlardır.
Logged

BİRGÜN GELECEK BİZDE BU DÜNYADAN GÖÇ EYLEYECEGİZ ELBET SANA GERİ DÖNECEGİZ YARAB...
Ayşe Teke
Yönetici Yardımcısı
*****
Offline Offline

Sülale: Dervişler..
Mesaj Sayısı: 1261



« Yanıtla #9 : 29 Mayıs 2010, 21:29:46 »

BUGÜN İKİ MUTLULUGU BİR ARADA YAŞAMANIN SEVİNCİ İÇİNDEYİM.....İSTANBULA AŞIGIM.....FATİHE FATİHLERE AŞIGIM.......KARALAR ABİNİN ŞİİRİ AHMET KARDEŞİN SÖZLERİ  NE GÜZEL ANLATMIŞ....MEHMET KARDEŞİM NE GÜZEL TANITMIŞ..ALİRIZA ABİ HERZAMANKİ GİBİ YORUMLAMIŞ...DİYECEK SÖZ YOK.....SÖZLER YETERSİZ ÇÜNKİ..İYKİ İSTANBULDAYIM......SEVDAM YÜREGİME SIGMAZ...SIGAMAZ....CANIM ÜLKEMM..TÜRKİYEM...İSTANBULUM.......
Logged

Zaman, Birlikten Kuvvet Doğurma Zamanı Değil; Zaman, Tek Başına Dimdik Ayakta Kalabilmeyi Başarma Zamanıdır...!!!
Ramis
Aliçerçili
*
Offline Offline

Sülale: Karalar
Mesaj Sayısı: 1122


WWW
« Yanıtla #10 : 29 Mayıs 2025, 20:26:33 »

29 MAYIS 1453 ;
YENİ BİR MEDENİYET-YENİ BİR ÇAĞ DOĞURAN  KUTLU FETİH!..

“İstanbul ;elbette FETH olunacaktır!”
     “Onu FETH’eden Kumandan, ne güzel Kumandan’dır!.”
      “Onu FETH’eden  ASKER,ne güzel ASKER’dir!.(Hadis-i ŞERİF : Ahmed b. Hanbel, Müsned, IV,335)


    29 Mayıs İstanbul’un FETHİ’nin 572yılı hepimiz için KUTLU OLSUN ...
    Feth için,inandığı değerler sistemi için akıl  teri-alın teri akıtan ve efor sarfeden, hatta damarlarındaki kanını akıtmaktan çekinmeyen,
FETH’in gerçekleşmesi için mücadele etmekten vazgeçmeyen ve sonunda idealini gerçekleştiren genç Hükümdar F.Sultan MEHMED HAN’a ve bu uğurda canını veren bütün Şehitlerimize minnet borçluyuz. RUHLARI şa’d olsun .
     <><><><><><><><><>><><><>
    Nazım  HİKMET’in İSTANBUL’un FETHİ’ne dair müthiş  ŞİİRİ !...
     {{SEKİZYÜZ  ELLİ YEDİ !.
   İSLAM’ın beklediği en güzel gündür,bu;
   Rum  KONSTANTİNİYYESİ,oldu TÜRK İSTANBUL’u!..
   Cihana  karşı koyan bir ordunun sahibi ,
   TÜRK’ün genç Padişahı ,bir gök yarılır gibi!..
  Girdi EĞRİKAPI’dan KIR ATI nın üstünde;
   Feth etti İSTANBUL’u sekiz hafta üç günde!.
   O ne mutlu-Mübarek bir kuluymuş ALLAH’ın;
 Belde-i Tayyibe-i Feth eden Padişah’ın!..
   Hak yerine getirdi, en büyük niyazını;
   Kıldı AYASOFYA’da İkindi Namazını!..
   İşte ,o günden beri TÜRK’ün malı İSTANBUL,
   Başkasının olursa yıkılmalı İSTANBUL!.}}
Logged
Sayfa: 1
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

MySQL ile Güçlendirildi PHP ile Güçlendirildi Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006, Simple Machines XHTML 1.0 Geçerli! CSS Geçerli!