Abdulkadir
|
|
« : 15 Kasım 2024, 10:15:56 » |
|
MÜ’MINLER ANCAK KARDEŞTİR
🌹Cenâb-ı Hak buyuruyor: Bismillahirrahmanirrahim
"- Mü’minler ancak kardeştirler; öyle ise o iki kardeşinizin arasını düzeltin ve Allah’dan sakının ki merhamet olunasınız!..” (El-Hucurât, 10)
🌹Rasûlullah (صلي الله عليه و سلم) Efendimiz buyurdular:
"- Birbirinize kin tutmayınız, hased etmeyiniz, sırt dönmeyiniz ve ilginizi kesmeyiniz!.. Ey Allah'ın kulları, kardeş olunuz!.. Bir müslümanın, din kardeşini üç günden fazla terketmesi helâl değildir…" (Buhârî, Edeb 57, 58, 62; Müslim, Birr, 23, 24, 28, 30-32)
▪️Ortak vasıfları ve temel görevleri Allah'a kul olmaktan ibâret olan müslümanlar, bu vasıflarını korumak ve görevlerini yerine getirmek için, bazı noktalara özel ihtimam göstermek zorundadırlar. Bu noktaların başında KARDEŞLİK kavramına ters düşecek duygulara kapılmamak, öylesi davranışlarda bulunmamak gelir.
SEVGİSİZLİK: Sevgisizlik, birilerine karşı içinden kin ve nefret duymak, düşmanlık beslemek demektir. Bu sebeple de bir müslümanın bir başka müslümana buğzetmesi, her şeyden önce kardeşlik kavramına ve duygusuna ters düşer. Ancak buğz, tamamen dini kaygılar sebebiyle ve Allah rızâsı için olursa, o zaman sakıncalı olmaktan çıkar ve olumlu bir anlam kazanır…
HASED: Başkasının sahip bulunduğu maddî mânevî bir değerin onun elinden çıkmasını istemek demek olan hased, dilimizde kıskançlık kelimesiyle karşılanmaktadır. Bu mânada müslümanların birbirlerini kıskanmaları, çekememeleri, her birinin yekdiğerinin imkânlarında, malında, mülkünde, mevki ve makamında gözü olması, önce kardeşlik hukukuna sığmaz, sonra da toplumda emniyet ve güven bırakmaz...
Aslında iyice tetkik edilecek olursa, hasedin temelinde ilâhî takdir ve taksime itiraz etmek niyet ve anlamının bulunduğu görülecektir. Hasedin yasaklanmasının belki asıl sebebi de budur…
▪️Kıskançlık ve çekememezliğin ilk ve asıl zararı, bu duyguya sahip olanlaradır. Başkalarında bulunan ni’metlerin onlarda kalmakla beraber, bir benzerinin de kendisine verilmesini istemek, arzu etmek yasak değildir. Bu tür duyguya GIBTA ve İMRENME denir. Gıpta, güzelliklerin artmasını temenni etmek anlamı taşır.
SIRT ÇEVİRME: Buğz ve hased birer duygu idi. Sırt çevirmek ise, bu duygulara dayalı olarak, düşmanlık olsun diye müslümanlara arkasını dönme, görüşüp konuşmama, onlardan kopma demektir ve bu bir davranıştır. Müslümanların birbirlerine arka vermeleri, destek çıkmaları gerekirken, birbirlerine sırt dönmeye kalkışmaları, elbette KARDEŞLİK ile bağdaşmaz. O yüzden de yasaklanmıştır…
İLİŞKİ KESME: Maddî mânevî bütün ilişkileri koparma, müslümanlarla ilgilenmeme demektir. Eskiler buna KAT’I ALÂKA derler. Kardeşler arasında, ciddî ve meşrû bir sebebe dayanmayan bir ilişki kesme, çok ciddî mânada bir bozgun alâmetidir…
KÜSME, KONUŞMAMA: Çok farklı sebeplere dayalı olarak insanlar birbirlerine kızabilir, küsebilirler. Ancak bunun mâkul ve meşrû bir sürede sona erdirilmesi gerekir. Bu süre hadîs-i şerîfte en fazla üç gün olarak belirlenmiştir...
Üç güne kadar küs durmanın hiç bir sakıncası yoktur, sanılmamalıdır. Onun da sakıncası vardır, ama küsme olayı üç günü taşarsa, işte o zaman açıkca HARAM sınırına girmiş olur. Kişisel değil de tamamen dinî sebeplerle üç günden fazla küs durulabilir...
Buna delil olarak, Tebük Seferi'ne mazeretsiz katılmayan Ka'b İbni Mâlik ve arkadaşlarıyla, haklarında âyet gelinceye kadar, Hz. Peygamber (S.A.S.) ve ashâbının elli gün küs durdukları gösterilmektedir… (Riyâzü’s Sâlihîn, 6.Cilt, Erkam Yay.)
❇️ Her Güne Bir Esma-ü Hüsnâ:
el-Mukît: (المقيت): Mahlûkatın azığını temin eden, yaşamak için gıdaları yaratan, bedenlerin ve ruhların açlığını doyuran, onların gıdasını veren ve her şeyi koruyan demektir.
❇️ Kısa Günün Kârı:
Dinimiz Müslümanları kardeş ilân etmiştir. İslâm toplumu kardeşler toplumudur. Kardeşlik hukukuna ve kavramına ters düşen buğz, haset, sırt çevirme, ilişki kesme ve küsme gibi bütün duygu ve davranışlar yasaklanmıştır…
CUM’ANIZ MÜBÂREK OLSUN 🌹
|